Uygulamalar

10 yıl sonrayı görmek mümkün

Bir yaşam koçu ve Seraphim Blueprint enerji öğretmeni olarak evrensel olana ulaşmak için dünyayı takip etmek, sürekli araştırma yapmak en güçlü motivasyonlarım arasında… Şanslıyım ki uluslararası arenada çalışan arkadaşlarım var. Ebru Pehlivan da onlardan biri. Ünlü şifacıların dünyadaki temsilcilerinden biri olan Ebru, 2019’da İngiltere’de düzenlenen etkinliklerinden birine beni de davet edince, İngiltere’nin en köklü medyum okullarından olan College Of Psychic’i ziyaret etme şansı buldum.

Adını “Medyum ve Psişik Koleji” olarak tercüme edebileceğim bu okulun kapısından girer girmez büyülendiğimi itiraf etmeliyim. Burası İngiltere’nin medyum ve şifacı yetiştiren en eski okullarından biri ve neredeyse yüzyılı aşkın bir tarihi var. Merkezi Spirütalistler Birliği’nin dağılmasının ardından 1883 yılında Rahip Staintion Moses tarafından yeni bir oluşum olarak kurulma fikri ortaya atılmış, 1925 yılında da resmen kurulmuş. Rahip Staintion Moses, 19. yüzyılın önde gelen spiritüalistlerinden biri ve kütüphanesini de okula armağan etmiş. Kendisinin tüm değerli yayınları da kütüphanenin arşivinde yer alıyor.

College Of Psychic, o zamandan bu yana yüksek seviyede medyum yetiştiren okullardan biri olmuş. Psişik eğitimlerin yüzyıllar içerisindeki değişimini yakından takip eden ve kendini güncelleyen okulun eğitimleri günümüzün modern metotlarıyla sürüyor. Okulda trans, psişik gelişim, medyumluk ve psişik şifa, rehberler ve meleklerle çalışma, şamanizm, el okuma, tarot, doğal taşların şifası ve şifacının eğitimi gibi kurslar yer alıyor.

Binaya adım attığınız anda pek çok ruhsal rehberin varlığını okulun duvarlarında, koridorlarında hissediyorsunuz. Spiritüalizmin tarihçesine şahit olmak çok etkileyici. Okulun 1800’lü yıllardan kalma kitaplardan oluşan kütüphanesini kaynak olarak kullanmak, oradaki kitaplara dokunmak muazzam bir deneyim. Eğitmenlerin birbirlerine ve -kendileri kullanmıyor olsa dahi- farklı tekniklere olan saygılarına da hayran kaldım. O günden beri de okulu ve eğitimlerini takipteyim.

Benim hem profesyonel iş hayatımdaki hem de kişisel gelişim yolculuğumdaki mottom şudur: Usta, başka ustalar yetiştirmiyorsa usta değildir. Okuldaki eğitmenlerin dünyaya katkıda bulunması, birbirleriyle iş birliği içinde olmaları, birbirlerini şifalandırmaları, insanlara şifa vermeleri ve başka eğitmenler yetiştirmeleri beni çok etkiledi. Yeni ve farklı teknikler var mı merakıyla araştırma yapmanın ya da benzer teknikleri kullanıyor olmanın verdiği mutluluk da cabası. Bakıyorsunuz ki herkes sizinle aynı yolda çünkü evrensel bilgi tek.

Yazının başında da anlattığım gibi burası şifacı yetiştiren bir okul. Diplomalı şifa öğretmeni olabildiğiniz eğitimleri de var. Bu ilk karşılaşmadan itibaren ben de workshoplarımı bu okuldan almaya başladım. Okulun eğitimlerini takip ederken karşıma çıkan isimlerden biri de Anne Jirsch oldu. Anne Jirsch de tıpkı benim gibi geleceğimizi bugünde yarattığımız inancının temsilcilerinden. Kendisinin çok severek okuduğum The Future is Yours (Gelecek Sizin) isimli kitabı ve pek çok koçluk çalışması var. Ben de bunlardan biri olan Magnificent Future Life (Muhteşem Gelecek Yaşam) atölyesine katıldım. Hemen hemen aynı tarz çalışmalar yapıyor olmak açıkçası bilginin evrenselliğine olan inancımı pekiştirdi.

Anne, Future Life Progression (FLP) tekniğiyle geleceğe seyahat ederek 10 yıl sonra neler yaşanacağına bakmanın mümkün olduğunu söylüyor. Kendisine, geleceğe bugünden nasıl bakabileceğimizi sordum. Türkiye için söyledikleri ise ülkemle ilgili umutlarımı tazeledi. Hatta bu röportajı hazırlarken birbirimize söz verdik, en kısa zamanda Türkiye’de bir Future Life Workshop’ı gerçekleştirerek gelecek yaşamlarına dokunmak isteyen katılımcıları bir araya getireceğiz.

ŞEBNEM TOKER | sebnemtoker@gmail.com

Öncelikle sizi tanıyalım; Anne Jirsch kimdir?

Ben bir fütüristim, sezgisel bir insanım, çok satan bir yazar, konuşmacı ve uluslararası eğitmenim. Aynı zamanda bir eş, bir anne ve bir büyükanneyim.

Magnificent Future Life (Muhteşem Gelecek Yaşam ) adını verdiğiniz özel bir tekniğiniz ve atölyeniz var. Burada ne yaptığınızı nasıl tarif edersiniz?

Future Life Progression (Gelecek Yaşam Progresyonu) ile çalışıyorum. Progresyonu, regresyonun diğer yüzü olarak düşünmeliyiz. Biz bu teknikle kişiyi geçmişi yerine, geleceğine bakmaya, orada neler yapabileceğine bir göz atmaya götürüyoruz. İnanılmaz derecede doğru çalışan bir teknik diyebilirim FLP için. Böylece mevcut yaşamlarımızın 5-10 yıl sonrasına, hatta gelecek yaşamlarımıza bile bakabiliyoruz.

Progresyon nasıl bir deneyim vadediyor?

Progresyon, en basit anlatımla geleceğe ilerlemek demektir. İnsanları geleceklerine doğru bir seyahate çıkardığımızda, hepsi eşsiz deneyimler yaşıyorlar. Çalıştıkları sektördeki gelişmeleri ya da gelecekteki iş ortaklarını, hatta gelecekteki evlerini görebiliyorlar.

Birçok insan hala geçmiş yaşamlarına ulaşarak şifalanmaya çalışırken siz gelecek yaşama yöneliyorsunuz. Neden?

Çünkü gelecek yaşama bakarak farklı olasılıklar görmek mümkün. Bu sayede insanlar geleceğe ait farklı olasılıklara bakıyor ve böylece onlar için en iyi olan geleceği ve bunu nasıl gerçekleştirebileceklerini bulabiliyorlar.  

“GELECEĞE GİDEREK SINIRLAMALARIN ÖTESİNE GEÇEBİLİYORUZ” 

Geçmiş yaşamlarımızda neler oldu ki hep o hayatları keşfetme, onlar hakkında konuşma ihtiyacı duyuyoruz?

Geçmiş yaşam regresyonu inanılmazdır ve bu yöntemle de çalışılıyor. Ancak çoğunlukla sadece geleceğe giderek de mevcut problemlerin ve sınırlamaların ötesine geçebiliyoruz. Örneğin on yıl önce sizin için sorun olan ama artık olmayan bir konu düşünün. Geçmişteki sizin bugüne gelip o sorun olmadan bir hayat deneyimlediğini hayal edin. Konu hemen çözülecektir.

Geçmişe bakmayı anlamak bizim için daha kolaydır. Mantıksal zihnimiz geleceği göremeyeceğimizi söyler çünkü doğduğumuz andan itibaren bize böyle öğretilmiştir. Gelecek yaşam çalışmasında ise geleceği her zaman görüyoruz.

 “HERKESİN TEMİZLEMEKTE ZORLANDIĞI BİR BLOKAJI VAR”

Bugüne kadar birçok kişiye danışmanlık verdiniz. Sizce insanlar en çok nerede takılıyorlar? Blokajları nerede yaşadıkları ya da cinsiyetleri gibi faktörlerle bağlantılı mı?

Herkesin takılıp kaldığı bir konu mutlaka var. Sağlık, aşk, para sorunları ya da sürekli zorbalığa uğramak, görmezden gelinmek gibi…  Her şeye sahip gibi görünen insanların bile, temizlemekte zorlandıkları bir blokajları var. Bunlar bizim geçmişimizle de bağlantılı olabilir tabii. Mesela ben fakir bir ailede büyüdüm ve yoksulluk bilincini temizlemek için çok çalışmak zorunda kaldım. Blokajlar, içine doğduğumuz aileden, kültürden, hatta ülkeden bile kaynaklanabilir.

Sizden danışmanlık alan ya da atölyelerinize katılan kişiler, kendi üzerlerinde kolaylıkla bu çalışmayı yapabilirler mi?

Evet, birçok insan teknikleri etkili bir şekilde kullanıyor. Aşırı düşünen insanlar için bunu yapmak biraz zor olabiliyor ancak onların da baskın hislerini bulmaya çalışıyoruz. Bu da bilgileri birden fazla bakış açısıyla değerlendirmelerine yardımcı oluyor. Ayrıca çalışma kayıtları veriyor ve özel seanslar sunuyoruz. Bazı insanlar ise deneyimli bir terapistin rehberliğinde daha iyi çalışıyor.

Geleceğe bakmak isteyenlerin işe nereden başlamalarını önerirsiniz?

İkinci kitabım “The Future is Yours (Gelecek Sizin) kitabımı okumalarını ve beni Facebook’ta takip etmelerini öneriyorum.

 “TÜM BİLGİLER ORADA, ETER MADDEDE YÜZÜYOR”

Gelecekteki yaşamımız üzerine çalışırken sadece ruhsal tarafımızla mı çalışıyoruz?

Tüm bilgiler orada, eter maddede yüzüyor ve bu bilgilere erişmenin yolları mevcut. Bunu, bir radyo istasyonunu ayarlamak gibi düşünün. Çalışmanın birçok farklı yolu var. Biz rehberli görselleştirme yolunu kullanıyoruz.

Kendi hayatınızda dengeyi nasıl buluyorsunuz? Kullandığınız teknikler var mı?

Doğada yürüyerek rahatlarım. Bana göre bu bir meditasyon gibidir, ritimde gevşekçe sallanan kollarla yürümek meditasyon hali yaratır. Bazen müzik dinliyorum veya meditasyon kayıtları kullanıyorum. Yılda iki kez FLP uygulayıcılarımdan birisinin beni geleceğe götürmesini sağlıyorum. Bunu yapmak iş hayatımdaki bir sonraki adım ve kişisel eylemlerim hakkında harika fikirler veriyor.

 “TÜRKİYE GELECEKTE İŞ KURMAK VE YÜKSELMEK İÇİN HARİKA BİR YER OLACAK” 

Röportaj öncesi yazışmalarımızda Türkiye’nin gelecekte stratejik bir önemi olacağını vurguladınız. Ne demek istediniz?

Türkiye’yi ilk kez 1969 yılında ziyaret ettim, evet epey uzun zaman önceydi! İstanbul’a yaklaşırken diğer gezginler bana, batıdan gelirken Türkiye’nin çok doğulu, doğudan gelirken ise çok batılı göründüğünü söylediler. Bir yıl sonra evime dönerken, Türkiye bana da birden çok batılı göründü. Oradan geçerken çok egzotik görünüyordu. Ayrıştıran bir devirde yaşıyoruz. Gelecek için ihtiyacımız olan şey ise insanları bir araya getirmek. Ülkeniz ise, Avrupa ve Asya’yı kucaklıyor. Türkiye’nin farklı geçmişleri olan insanları bir araya getirme ve onlara ortak yönlerini ve birlikte nasıl daha iyi bir dünya inşa edebileceklerini göstermede rol oynayacağını seziyorum.

Bizler ise bazen umudumuzu kaybediyoruz. Son zamanlarda başka ülkelerde yaşamak isteyenlerin sayısı artıyor. Doğduğumuz toprağa güvenmek için ne tür bir vizyona ihtiyacımız var?

Türkiye’nin sunacak çok şeyi olan hareketli ve refah içinde bir ülke haline geldiğini görebiliyorum. Burayı bir iş kurmak veya bir şirkette yükselmek için harika bir yer olarak görüyorum. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin geliştiğini ve dünya sahnesinde güçlü durduğunu göreceksiniz. Ancak bunun bir parçası olmak istiyorsanız, hemen şimdi çaba göstermeye başlamalısınız.

Son olarak, dergimizin adı “Mümkün”… Sizin mümkünlere bakış açınız nedir? Mümkün sizin için ne demek?

Ne hoş bir tesadüf ki FLP’yi ve yeni şirketim Future Vision Training’i, “mümkünler (olasılıklar) işi” olarak tanımlıyorum. İnsanlar, şirketler ve ülkeler için en iyi olasılıkları buluyoruz.

©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

sebnem-toker
Bournemouth College Büro Yönetimi mezunu. Yaklaşık 30 yıldır üst düzey yönetici asistanlığı yapıyor. 2002 yılından beri kendini kaşif olarak adlandırdığı yolun yolcusu… Yaşamın Direksiyonunda atölyesinin kurucusu ve Profesyonel Jungian Koç. Koçlukta Sanat Terapisi, NLP, metafizik, hipnoz ve Seraphim Blueprint uluslararası uygulayıcı eğitmeni.